Değerli Dost Şair Hüseyin ZENGİN'in ATEŞ VE KADIN isimli şiir kitabı çıktı dostlara DUYURUDUR
.
ATEŞ VE KADIN
Biz erkeğimizden önce kalkardık.
Ateşlerde yanar ekmek aş yapardık.
Ve her şey hazır olduğunda
.....Beyimizi yufka yürekle uyandırırdık!
Geç kalmışız diye yine biz;
..........Ağır üslupsuz azarlanırdık.
O günler akşama kadar
Tarlada tapanda erkeğimizle yorulurduk.
Topraktan çıkan kuru ot köküyle
...........Karanlığına gecenin ateş yakardık.
İyiydi o ateş!...
Alırdı bütün yorgunluğumuzu,
.........Aş’ı pişirirken ısıtırdı içimizi!
Kutsaldı varlığı!..
Evde her yerde
.......Mum ışığında bile
Tandırda tencerenin gölgesini
............Tavana yansıtırdı!..
Yanlamasına çıkrığın gölgesini
Yaşlıların bastonuna benzetirdi.
.........Her şeyi değiştirir durur ateş!..
Her şey uzaklaşıyor
.................Geçiyor, değişiyor...
....................Odun
..........................Yanan ateşte...
Taş toprak demire,
Işık ve ısıya dönüşüyor ateş!..
Peki biz ne olacağız?
Bir ömür yandık tutuştuk
...........................Ağız ağız!..
Lamba cızırdıyor
Bir damla yağ kalmadı!
.........Tükenip gitti yüreğimiz!..
Gençken oturtulmuştu bağrımıza
Ak çöreğin ortasında
Sarı yumurta gibi
.....Kocaman bir kubbeydi yüreğimiz!..
Evrenin ortasına asılmış avize gibi
Ne fırtınalara göğüs geren bir ağaçtı,
Binlerce kuş tünerdi dallarında
Binlerce mum yanardı şarkılarımızda!..
Yaşlılık aldı elimizden her şeyi!..
Dilsiz dişsiz bizde yitiğiz!
Göz pınarlarımız kurumuş,
Gözlerimiz kafa tasımızda
.............İki çakılı taş sanki!..
Neye yarar
Kimler için akıttı ki
......................Öz suyunu
O çıngı çıngı
.............Ateş gibi gözler!..
Hüseyin Zengin