Güvercinim
Endamına kurbanım, rüzgarla soldan sağa
Servi gibi sallanan, gül yüzlü güvercinim
Turabım ayağına, Hışımla girdin bağa
Kiraz gibi allanan, can sözlü güvercinim
Göz kamaşır bakarken, güzelligin güneşten
Kurşun gibi deliyor, ah o gözler ateşten
Tadına doyum olmaz, katmer-katmer yemişten
İncir gibi ballanan, kan özlü güvercinim
Saçların hamak olsun, bu yorgun bedenime
Dudaklar durak olsun, can gelsin canevime
Delice kısrak olsun, tez gelsin yüreğime
Kaysı gibi dallanan, an gözlü güvercinim
Birçift tut var tat verir, söz anlamaz dilime
Asideir baş kaldırır, ömür katar ömrüme
Çiçek-çiçek gezerken, bahçevandım gülüne
Hurma gibi pullanan sen gizli güvercinim
Tahılın bereketli, silme doludur harman
Soframdaki katıksın, sensiz yok dizde derman
Dönüşümüz yok yoldan, ölüm olsada ferman
Alıç gibi yollanan, ah bizli güvercinim
İnce narin parmaklar, gezinirken bedende
Fethettim egleşirim, asırlarca kalende
Bir kabuk içersinde, ben olayım hem sende
Ceviz gibi kollanan, nur yüzlü güvercinim
Yaşasakta, ölsekte, yüreğin bende olsun
Mazlum sana kurbandır, iste birgünde solsun
Ekelim beraberce, tüm dünya sevgi dolsun
Badem gibi bollanan, nar közlü güvercinim
Mazlum Zengin