Ağa - bey
Hamalın sırtına vurur yükünü
Atının üstünde gider
Hem de okşar kürkünü!
Hamalsa
Anlından dökülen
O şıpır şıpır terini
Alacağı ekmek parasıyla
Karnını doyuracağı hesabıyla
Sevinç gözyaşlarına dönüştürür!
Ve insanların geneli
Daha insan sayar ağayı beyi
Bir hamala iş vermiş deyi!
2-
Bir yiğit düşmüş zaptiyenin eline
Baş eğmez güler
Ensesindeki soğuk namlunun ucuna
Ve önemsemez götüreni
Rozeti neyse ne?
Aldırmazda hiç
Götürülürse götürülsün hangi kaleme
Oysa ikisi de aynı vatanın insanı
O kalemdekiler takar o rozetleri
En tekniğinden verirler eline silahı
Ve daha da artırırlar yaşam standardını
Yiğitse başkaldırmıştır sadece
Elimden toprağımı, işimi, ekmeğimi almayın
Benim de insan gibi yaşamak hakkım deyi!
Ve insanların geneli
Daha insan sayar zaptiyeyi
Bir haini yakalamış deyi!
3-
Doktorlar insanın en âlimi ya
Her şeyin genetiğine dokuna dokuna
Suyun, havanın, toprağın
Ve ticaret uğruna insanında
Genetiğini bozdular sonunda!
Ellerine düşen hastayı da
Esir ederler yaşatmak adına
En teknolojik makineye
Ve etmediğini bırakmazlar!
Oysa o hastanın
Hastaneden önce
Ekip biçtiklerine
Yiyip içtiklerine bakmayı
Asla akıllarına getirmezler!
Hastaysa
Ta doğuştan imrenir doktorluğa!
Okuyabileyim diye
Toprağını fenni gübre ile köreltir
Ve ardından çiftiyle satar öküzünü
Tez terk eder toprağını köyünü
Ve belki de kurar kentin göbeğine
Adıyla hastanenin en özelini
Belki de utanır!
Köylü diye tanımaz babasını!
Ve şimdi kendisi hastadır
Meslektaşları yaşatmaya çalışır!
Oysa her hasta istemez mi?
Doğduğu yerde
Ana diliyle
O ağaçların arasındaki
Toprak damın içinde
Tezek kokulu tandırın başında
Başına toplanan komşulara
Helallik vermesini!
Huzurla atalarının yanına gömülmesini!
Ve insanların geneli
Daha insan sayar doktoru
-Allah yokluğunu vermesin der
Verdiği her hapı yutar
4-
Irgat – işçi – köylülerin
Toprakla suyladır işleri güçleri
Toprağa tohumu haşır neşir
Tek tek dikerler
Dağı taşı yarar
Suyu toprakta yürütür
Ve dağı bağ eder
İşçi köylüler
Doğayı daha da güzelleştirirler!
Ve mağaralardan sonra
Toprak damlardır evleri
Ve kalkar emeğine el koyar
Derebeyleri ve efendileri
Saraylar köşkler olur evleri
Ve kale kale şato kurarlar
Düşmanlarımızdan korunalım deyi!
Çevresini suyla sararlar
Varırlar işçinin köylünün nehirlerini
Kanlı kentlerine taşırlar
Köylüye işçiyeyse
Tapınaklar icat ederler
Krallığımızı dualarınızla koruyun deyi!
Ve insanların geneli
O kralları daha insan sayar
Verdikleri emirlere itaat ederler !
Hüseyin Zengin / 27-07-10
Hüseyin Zengin
Kehya
