Hiç al yanaklı sabahlara uyanmadım
şafaklarım karanlığa esir
zift kadar siyahtır masallarım
gök kuşağı ışıltısında kelimelerim olmadı
alev alevdir hecelerim
şiirlerim yanıyor yüreğimdeki ateşten
ceylan yavrusu gibi sevgiye susar dizelerim
boğazımda tıkanıklık
boğulurcasına
kederlere savruldum
acılara kiler olmuş yüreğim
eksilmez katığım
mutluluğum maya tutmaz kesiktir sevinçlerim
hiç açılmayacak yarınlarımın sandığı
küflü yırtık tüm çeyizlerim
doğurdular beni,
unuttular dünyanın zik zaklı yollarında
o gün, lirik bir dans oldum yaşamın kollarında
unutmadım
ben unutmadım
hala kanıyorum
akıyorum beyaz sayfalara
saklanamıyorum susmalara
tutamıyorum kelimeleri
içimdeki çoraklığı kurutuyor
yüreğimin şiirleri
içimden konuşuyorum
öfkeleniyorum
ağlıyorum.
tutamıyorum işte
içimde dolaşan harfleri
dökülüyorlar birbirinin ardı sıra beyaz sayfalara
ve
hüzün mola veriyor
en kavruk özlemlerin gölgesindeyim ey yâr
nerdesin?
geldi yine şu kasvetli sonbahar..
Çiğdem Çimen