19 Aralık 2000'de adına " hayata dönüş" dedikleri ama yakıp kavurarak "hayat söndürme" operasyonuna dönüşen katliamın yıldönümü bugün... Ayrıca yine 19 Aralık ile 26 Aralık 1978'de Kahramanmaraş'ta alevilere yönelik yapılan katliamın da yıldönümü... Bu olayların sorumlularını ve emeklerini esirgemeyen kadrolu "canilerimizi" lanetliyorum...! *** On Dokuz Aralık Bugün on dokuz aralık Karanlık bir güne uyandım Nefessiz kaldım balkona çıktığımda Gökyüzünde in cin top oynuyor Bir tek kanat çırpışı bile yok bugün Ortalık sessiz, ıssız ve nefessiz O günde on dokuz aralıktı O günde gökyüzü kapkara, kapkaranlıktı Kuşlar kara bulutlar arasında çığlıklardaydı Kara dumanlar yükseliyordu Ve karanlık nefesler çıkıyordu birilerinden İnsanların yanık kokusu yayılıyordu rüzgârla Evet, o günde on dokuz aralıktı Önce özgürlükleri alınmış Sonra ‘şefkat eli’ uzanmıştı kibrite Ve dumanlar, alazlardan sesler yükselir Şiirler türküler yükselir karanlık gökyüzüne Ve dolar bütün hızıyla yüreklerimize O günde on dokuz aralıktı Ve o günde her yer karanlıktı Analar, bacılar o günde ağlamaktaydı Ve o gün, ve dün, ve bugün Bu gün de çığlıklar var, tutsak çığlıklar Bu gün de yüreklerde acı, bileklerde kelepçe var Ve o gün de on dokuz aralıktı Altı yıl öncesiydi Yirmi sekiz fidan, can düştü, düşürüldü Ve o gün adalet firardaydı Her geçişimde Bayrampaşa’dan Yanık insan kokusu dolar ciğerlerime Mazlum Zengin / 19.12.2006-saat 12.30
|