Acım, acıma ağlıyor
Hayata kırık yüreğim yan cebimde
Islanan bedenim
Sahile vuran kum tanesi gibi
Çocukluğuna dönmek istiyor.
Kırık dökük topacına
Ardında bıraktığı Harhar’a
Harhar’ın toprak damına
Altı kardeş
Ve tütün kokan bir anne
Ve bir baba
Ve yitik kardeş,
Erdal’ın keko diyen sesine
Ahh modern zamanların insanı
Sokakta piçlikler kol geziyor
Dost, seyyar tezgahlarda,
Klavyeye düşen insanlık bencil
Üç kuruşluk insanların nefes aldığı bir zaman
Haramiler raksa tutuştu yine
Bedduaya tutuldum
Ellerim bağlı
Dö-ne-mi-yo-rum.
Ekim-2012/kazimayaz